Almanya Cumhurbaşkanı Joachim Gauck tarafından Alman Liyakat Nişanı ödülü alan Nejdet Niflioglu, Neox Medya için Ben Misafirim yazısını kaleme aldı.
Değerli Okurlarım, bu yılın son yazımı kaleme almaktayım. Yıl sonunda geriye bakarak öze dönme geleneğinin bu yazımda da geçerli olmasın istedim.
Gerçekten her yönüyle hareketli bir yılı geride bırakıyoruz. Ülkemizde, 6 Şubat tarihinde meydana gelen depremle, akabinde tarifsiz acılarla, mal ve can kaybıyla başlayan 2023 yılı, Filistin topraklarında yaşanan, sivil toplum üzerinde işlenen acımasız savaş suçlarıyla sürdürülen bir savaşla sona eriyor.
Dünya ülkelerinin büyük çoğunluğu ve Birleşmiş Milletler, Filistinliler üzerinde resmen savaş suçları işlendiğini vurgularken, Almanya'da bunu konu edenler derhal antisemit olarak yaftalanıyor.
T.C Cumhurbaşkanımız, Kasım ayı ortasında gerçekleştirdiği Almanya ziyaretinde oldukça soğuk karşılandı. Konuşulanların yanısıra, konuşulmayanlar- beden diliyle ve davranışlarla ilginç mesajlar verildi. Bunlar hakkındaki izlenimlerimi aktarmak isterim. Biz kişisel gelişme eğitimcileri bunlara çok dikkat ederiz ve bu konuyla ilgili seminerler vererek şirket yöneticileri ve siyasetçiler eğitiriz. Ben de böylece özüme dönerek, Sizlere bazı bilgileri aktarma fırsatı yakalamış oluyorum.
Bellevue sarayı önündeki varış anını ve Frank Walter Steinmeier tarafından selamlanma anını göz önüne getirin. Tabii, en çok hafızalarda kalan, Steinmeier’in ters mimikleri ve soğuk yüz ifadesi oldu. Benim dikkatimi çeken hareket ise, Cumhurbaşkanımızın müthiş bir mesaj içeren şu hareketleriydi: Limusinden indikten hemen sonra, sakin sakin paltosunu ve atkısını çıkarması, yavaş ve kısa adımlarla Steinmeier’e doğru ilerlemesi. Dışarıdan gelenler misafirdir, palto ve atkı çıkardıktan sonra ev sahibi tarafından buyur edilirler ve selamlanırlar. İlk mesaj burada verildi ve ikili görüşmelerde hangi dil kullanılacağı burada karşıya bildirildi: Ben misafirim. Davetiniz ile bağdaştırdığım samimiyete dayanarak görüşlerimi ortaya koyacağım. Söyleyeceklerim hoşunuza gitmeyeceğinden eminim fakat benim ziyaretime ayırdığınız zamanı benimle birlikte geçirmek, benim sözlerimi dinlemek zorundasınız. Şimdi, Steinmeier’in yüz ifadesinin neden aniden ekşiye doğru kaydığını daha iyi anlayabilirsiniz değerli okurlarım.
Dikkatimi çeken diğer sahne, şansölye Scholz’la selamlaşma anında görüldü. Cumhurbaşkanımız sağ kolunu tokalaşmak için uzattığında kol dirseği bedeninden hiç ayrılmadı. Böylece, Scholz kendisiyle tokalaşmak için kendi kolunu tamamen uzatmak zorunda kaldı ve hafif öne çekildiğinde dengeyi sağlamakta zorlandı. Bedenini öne doğru eğmek zorunda kaldı. Aradaki boy farkı daha belirgin şekilde, bakışları aşağıdan yukarıya doğru kameralara yansıdı.
İkili görüşmeler hakkında hiç açıklamalar yapılmadığına göre, kimin kime görüş bildirisi yaptığı da belli oldu. Alman siyasetçiler normal şartlarda hemen basın mensuplarıyla buluşur, ikili görüşmede karşı tarafa haddini nasıl bildirdiğini açıklar. Bu kez böyle açıklamalar yapılmadı. Görüşmeler sonunda gerçekleşen basın toplantısında bir dpa muhabiri aracılığıyla, Türkiye Cumhuriyetimizin en üst temsilcisine açık linç teşebbüsünde bulunuldu. Ancak, davasında haklı olanların, ellerini ovuşturarak argumanlar arama zorunluluğu çekmediğini gördük. Doğru ve isabetli cevaplarla tüm taşlar gördüğünde oturdu.
Eşiğinde bulunduğumuz 2024 yılının tüm vatandaşlarıma hayırlar, ülkemize huzur, dünyaya barış getirmesini diliyorum. Sevgiler ve Selamlar