Değerli okurlarım, günümüzde yaygınlaşan ve insanları büyük umutsuzluğa sürükleyen bir yanılgı, herşeyin parayla bağlantılı olduğudur.
Bilhassa geride bıraktığımız mübarek Ramazan ayı, bizlere bunun kesinlikle böyle olmadığını gösterdi.
Katıldığımız Sahur ve İftar proğramlarında, evimizde ağırladığımız misafirlerimizle yaşadığımız güzel anılarımız, karşılaştığımız seviyeli insanlarla görüşmelerimiz ve sohbetlerimiz ruhumuzu ferahlattı.
İyi bakan iyi görür demiş atalarımız. Belki sadece iyi bakmak yeterli olmayabilir. Belki daha iyi bakmalıyız.
Büyük çoğunluğumuzu yakından ilgilendiren konular arasında, spor’un çok farklı bir yeri var.
Ebeveynlerin neredeyse tümü, çocuklarının düzenli bir şekilde, spor kulüplerinde spor yapmalarını arzu ediyorlar. Maalesef maddi şartlar ve imkanlar her aile için eşit değil. Bazı aileler çocuklarını maddi olanaksızlıkları sebebiyle spor kulüblerine kayıt yaptıramıyorlar. Yoğun metropol bölgeler zaten yaşam masraflarının en yüksek olduğu bölgeler oluyor ve kulüplerin aydatları da bu endekse bağlımış gibi görünüyor. Öyle olmasa bile, bazı ailelerin bütçesi gerçekten çok kısıtlı olduğundan ek giderleri karşılayamıyorlar.
Kim istemez, çocuğunun kayıtlı olduğu kulübün başarılı olmasını? Bu başarının çocuğunun bedensel ve ruhsal gelişimine pozitif yansımasını? Ne yazıkki, başarılı kulüplerin aidatları ve beklentileri genelde diğerlerine göre çok daha yüksek oluyor.
Ben bu konuya biraz daha iyi baktım. Ne gördüğümü aynen aktaracağım. Ancak, önceden belirteyim: Sizlere sadece kendi yaşadığım bölgede gördüklerimi aktarabilirim. Eminim ki, Sizlerde kendi yörenizde “iyi bakarsanız” benzeri iyilikler görebilirsiniz. Örneğin, Stuttgart il sınırları içersinde SV Grün-Weiß Sommerrain spor kulübü var. Bu kulüp, çevresindeki “devlerden” çok daha küçük olmasına ve kuruluş tarihi ancak 1989 olmasına rağmen, inanılmaz başarılar elde ediyor. Kısa sürede o kadar başarılı olabiliyor ki, basında (Asteriks ve Obeliks hikayelerinden esinlenerek) Dirençli Galyalılar Köyü lakabıyla anılıyor. Aidatları, dar gelirli ailelere uyarlanmış, değer ilkelerine bağlı, iyi eğitimli, yürekli ve kaliteli antrenör kadrosuyla, D1 genç takımlarını en yüksek liglere taşıyabilmiş şirin bir kulüp. Gençlik kolları başkanı, Andeas Klein hedefe giden yolu şöyle belirlemiş: “Başarımızı, entegrasyon ve uyumlu kişiliklerle belileyeceğiz. Uzun vadeli başarımızın sırrımızı, sportif becerimize değil, dostluk ve takım anlayışına bağlayacağız.” Bu ilkelerle neleri başarabileceğini de, kulüpte aktif çalışan Ludwigsburg24 online haber sitesinin sahibi değerli Ayhan Güneş arkadaşımızın destekleriyle çok iyi göz önüne sermiş. İyi bakan, bunu çok iyi ve net görebiliyor.
Dünya genelinde, siyasi ortamın gittikçe gerildiği bu zamanlarda, SV Grün-Weiß Sommerrain gibi kuruluşlar bizlere yeni umutlar veriyor. Hepimiz bir bütünün vazgeçilmez parçalarıyız. Küçük yaşta öz güveni sağlıklı gelişen ve kendilerini bulundukları ortama ait hisedebilen çocuklarımız ileride bu toplumun parlak yıldızları olacaklar. Şartlar ne olursa olsun; çocuklarımızı ve gençlerimizi en iyi ortamlarda yetiştirelim. Ben Sizlere görebildiğim çok iyi bir örnek verdim sadece. Mutlaka Siz de iyi bakınca onlarca iyilikler ve güzellikler görebileceksiniz.
Mübarek Ramazan Bayramınızı candan kutluyorum.
Sevgiler ve Selamlar Nejdet Niflioğlu