Uyuşturucu dosyasında bir sürpriz isim daha!
Habertürk Genel Yayın Yönetmeni Mehmet Akif Ersoy ve bazı spikerlerle devam eden “medyaya uyuşturucu operasyonları” iddiaları kamuoyunda tartışılmaya devam ederken, gazeteci Bahadır Özgür’ün Halktv.com’da kaleme aldığı yazı dikkat çekti.
Bahadır Özgür’ün yazısı gündem oldu
Gazeteci Bahadır Özgür, Halktv.com’da yayımlanan yazısında, uyuşturucu partilerini organize ettiği ileri sürülen Kasım Garipoğlu’nun ailesi ve geçmişteki bazı isimlerle kurulan bağlantılara dikkat çekti.
Özgür, Kasım Garipoğlu’nun babası Hayyam Garipoğlu’nun, 1998’deki Türkbank ihalesi nedeniyle açılan çete davasında ceza alan Korkmaz Yiğit’in kardeşiyle birlikte anıldığını aktardı.
Türkbank ihalesi ve geçmiş benzetmesi
Özgür, Korkmaz Yiğit’in hikâyesini, yetkililerine “suç işlemek amacıyla örgüt kurma”, “örgüt yönetme”, “örgüte üye olma”, “suçtan elde edilen mal varlığı değerlerini aklama” ve “nitelikli dolandırıcılık” suçlarından operasyon düzenlenen ve çok sayıda tutuklamanın olduğu Can Holding süreciyle benzeştirdi.
Korkmaz Yiğit’in aniden büyüdüğünü, banka satın aldığını ve ardından medyaya yöneldiğini belirten Özgür, “Ne olduysa ondan sonra oldu. Çakıcı ile Türkbank ihalesi için yaptığı telefon konuşması ortaya çıkınca siyaseti de sarsan bir skandallar zinciri tetiklendi” ifadelerini kullandı.
Siyasi sonuçlara dikkat çekildi
Bahadır Özgür, söz konusu sürecin ardından dönemin Başbakanı Mesut Yılmaz’ın istifa ettiğini ve hükümetin düştüğünü hatırlattı.
Bank Ekspres davası detayı
Özgür, Gürbüz Yiğit’in, içi boşaltıldığı gerekçesiyle TMSF tarafından el konulan ağabeyine ait Bank Ekspres davasında hükümlüler arasında yer aldığını aktardı.
Bu davada Gürbüz Yiğit’in kısa süre hapis yattığını belirten Özgür, ağabeyi Korkmaz Yiğit’in ise Ekim 2012 ile Haziran 2013 arasında Silivri Cezaevi’nde kaldığını yazdı.
Cezaevi bağlantısına vurgu
Özgür, Korkmaz Yiğit’in cezaevinde, Münevver Karabulut’u öldürmekten hüküm giyen ve cezaevinde intihar eden Cem Garipoğlu ile koğuş arkadaşı olduğunu aktardı. Cem Garipoğlu’nun, Hayyam Garipoğlu’nun öz yeğeni olduğu hatırlatıldı.
“İhbarcı mı, tanık mı?” sorusu
Gürbüz Yiğit’in soruşturmadaki rolünün dikkat çekici olduğunu belirten Özgür, eldeki ipuçlarının şu soruları gündeme getirdiğini yazdı:
“Bir ihbarcı mı, tanık mı, yoksa Garipoğlu’na bilgi sızdıran kişi mi?”
Şoför ifadesindeki mesaj detayı
Firari Kasım Garipoğlu’nun etkin pişmanlıktan yararlanan şoförü İ.A.A.’nın ifadesine dikkat çeken Özgür, savcılığa verilen ifadede şu sözlerin yer aldığını aktardı:
“Kasım Bey’in yalıda yapılan partilere ilişkin ihbarlar yapılacağı yönündeki mesajları gönderen kişi Gürbüz Yiğit’tir. Kasım Bey yurtdışındayken yaklaşık 15 gün önce yalıya gelmiş, benim üzerimden mesaj iletmiştir.”
İfadede, Gürbüz Yiğit’in, Hayyam Garipoğlu’ndan eskiye dayalı bir alacağı olduğunu söylediği de yer aldı.
Operasyon öncesi zamanlama
Özgür, söz konusu görüşmenin operasyondan yaklaşık 15 gün önce gerçekleştiğinin belirtildiğini ve bu görüşmeden sonra Kasım Garipoğlu’nun Türkiye’ye dönmediğine dikkat çekti.
Mehmet Akif Ersoy’un 9 Aralık 2025’te gözaltına alındığını, Kasım Garipoğlu hakkında yakalama kararının ise 18 Aralık’ta çıkarıldığını hatırlattı.
Savcılığa yapılan ihbar
Özgür, Gürbüz Yiğit’in, Ersoy gözaltına alınmadan önce İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na ihbarda bulunduğunu yazdı. Savcılığın 8 Aralık tarihli resmi yazısında Yiğit’in “müşteki” sıfatıyla detaylı beyanına başvurulacağının avukatına bildirildiğini aktardı.
İhbar mektubundaki iddia
Bahadır Özgür, ihbar dilekçesinde Kasım Garipoğlu’nun GKFX üzerinden Asyalı müşterilere ait 29 milyon doları sahte finansal işlemlerle zimmetine geçirerek yurtdışına kaçırdığı iddiasına yer verildiğini yazdı.
İhbar dilekçesindeki ifadeler
Gürbüz Yiğit’in dilekçesinde, uyuşturucu madde kullanımına yer sağlama, uyuşturucu temini ve dağıtımı ile müstehcenlik suçlarına ilişkin makul şüphe bulunduğu iddia edildi.
Dilekçede ayrıca, toplumun ahlaki yapısına zarar verdiği öne sürülen bu tür etkinliklerin kamusal huzur açısından sorun teşkil ettiği yönündeki ifadeler yer aldı.